Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Başkanı (EPDK) Mustafa Yılmaz, akaryakıt fiyat oluşumunda belirledikleri yeni metodolojiye ilişkin, dağıtım şirketleri ve bayilerin bundan sonra akaryakıt fiyatları ve kar marjlarını Avrupa`daki serbest piyasayı baz alarak oluşturmaları gerekeceğini belirtti.
Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, akaryakıt fiyat oluşumuna dair alınan karar sayesinde, hem tüketici hem de dağıtım şirketleri ve bayiler açısından daha sağlıklı bir piyasanın oluşacağını dile getirerek, yerli ve yabancı dağıtım şirketi ve bayilerin bir yere yatırım yaparken kar marjları ve satış fiyatlarını İngiltere, Fransa, Almanya ve İtalya`daki piyasa oranlarına göre ayarlamaları gerektiğini ifade etti.
Akaryakıt sektöründe piyasanın önünü görememesinden kaynaklı yapısal problemlerin önüne geçmek için bu düzenlemeyi yaptıklarını anlatan Yılmaz, "Sektör lehine alınan bu karar sayesinde önümüzdeki yıllarda dağıtım şirketleri ve bayiler bu düzenlemeyi daha iyi yorumlayacak ve bize teşekkür edecekler" dedi.
Tüketiciye en sağlıklı fiyatın sunulmasının önemine de dikkati çeken Yılmaz şunları kaydetti:
"Dağıtım şirketlerinin sınırsız bir kar marjı olmayacağını, fahiş bir şekilde akaryakıtın tüketiciye satılamayacağı bilmesi gerekiyor. `Hangi fiyattan verirsem satılır, ileride ben bunu kazanırım` mantığının son bulması gerekiyor. Rekabet akaryakıt bayinin kurulmasında, pazarlanmasında yaşanıyordu. Tüketiciye akaryakıt fiyatının sağlıklı bir şekilde ulaşmasında rekabeti göremiyoruz. Örneğin bir akaryakıt bayinin 10 milyon dolarlara varan intifa bedeli, kira sözleşmesi ya da bir bayilik bedeli varsa, sistemin sağlıklı ilerleyeceğini söyleyemeyiz. Sektör lehine alınan bu karar sayesinde önümüzdeki yıllarda dağıtım şirketleri ve bayiler bu düzenlemeyi daha iyi yorumlayacak ve bize teşekkür edecekler. Çünkü biz de onların öngörülebilir yatırımlar yapmasını isteriz."
"İstasyon yerinin gayrimenkul değeri önemli"
Yılmaz, akaryakıt istasyonu kurulurken o yerin gayrimenkul değerinin göz önüne alınması gerektiğini belirterek, "Bu çok önemli bir husustur. Bunu doğru hesap edemeyen şirketler zarar görür" dedi.
Yatırımın dağıtım şirketleri ve bayiler açısından mantıklı olması gerektiğini anlatan Yılmaz, şöyle konuştu:
"İstasyon yerinin gayrimenkul değeri önemli. Örneğin istasyon sahipleri `ben İstanbul`da Nişantaşı, Merter, Topkapı gibi yerlerde bu istasyon yerine iş merkezi yapsam, farklı bir ticari faaliyet yürütsem aylık kazancım beş yüz bin lira olurdu ama ben burada bu istasyondan bu kadar kazanamıyorum` diyor. O zaman oraya istasyon yapmayacaksın. Beş yüz bin lirayı gayrimenkulden kazanacaksan oraya rezidans yap, başka bir ticari faliyet yap. İstasyon sahibi hangisi fizibıl, hangisi ekonomik ise onu yapmalı."
Yılmaz, konuya ilişkin önceki gün yaptığı yazılı açıklamada, "Alınan bu kararla fiyat takip metodolojisine ilişkin belirsizlikler ortadan kalktı; bundan böyle dağıtım şirketleri, artık akaryakıt fiyatlarının belirlenmesinde nasıl bir hesap yapılması gerektiğini daha net biliyorlar. Yeni metodoloji Resmi Gazete’de yayınlandıktan sonra yürürlüğe girecek" ifadelerini kullanmıştı.