Gazeteci-Yazar Uğur Mumcu’nun bombalı saldırıyla katledilmesinin 22. yıldönümü nedeniyle yazılı açıklamada bulunan
Atatürkçü Düşünce Derneği Menemen Şube Başkanı Elif Orhan, “Uğur Mumcu, 22 Ağustos 1942’de doğdu. Yazmaya, üniversiteli yıllarında, Doğan Avcıoğlu yönetimindeki Yön Dergisinde başlayan Uğur Mumcu, kalemi elinden alınana dek memleketin aydınlığı için yazdı.
12 Mart döneminde, "Ordu Uyanık Olmalı" ismiyle yazdığı bir makale nedeniyle, "orduya hakaret etmek" ve "sosyal bir sınıfın öteki sosyal sınıflar üzerinde tahakkümünü kurmak" suçlarını işlediği söylenerek gözaltına alındı, 7 yıl hapse mahkûm edildi.
Mahkûmiyet kararı Yargıtay tarafından bozularak, serbest bırakıldı. Askere alındığı Tuzla Piyade Okulu’nda 3 aydan sonra “sakıncalı” bulunarak, askerliğini er olarak yapmak üzere Ağrı Patnos’a gönderildi.
Dava açtı, kazandı ve yedek subaylık hakkını elde etti. Ama Patnos dağlarında halk çocuklarıyla er olarak askerlik yapmayı tercih ederek askerliğini Patnos’ta er olarak tamamladı.
Askerliğini ağır koşullar altında sürdürürken önceden var olan ülseri yüzünden mide kanaması geçirdi. Yön, Türk Solu, Devrim, Ant, KIM, Ortam, Yeni Ortam ve benzeri gazetelerde yazıları yer aldı. Ve Tam 22 yıl önce 24 Ocak 1993’de arabasına yerleştirilen bombayla öldürüldü.
Kemalist kavganın en büyük neferlerindendi. Mustafa Kemal’in düşüncelerini bizlere öğreten en büyük kalemdi Uğur Mumcu. Onun yazılarını okuyarak, yaptığı konuşmaları tüm dikkatimizle dinleyerek öğrendik aydın olmayı. Söylediği her söz kulaklarımızda yankılandı defalarca…
“Ben Atatürkçüyüm.
Ben cumhuriyetçiyim.
Ben laikim.
Ben anti-emperyalistim.
Ben tam bağımsız Türkiye’den yanayım.
Ben özgürlükçüyüm.
Ben insan hakları savunucusuyum.
Ben terörün karşısındayım.
Ben yobazların, vurguncuların, çıkarcıların,
Düşmanıyım!..”
Diyerek bize bir aydının kimliğini çizmişti. Ve bizler Atatürk’ün ilkelerini gerçek anlamda kavrayabilmek ve uygulayabilmek için önce bunları ilke edindik.
Ahmet Taner Kışlalı’nın “Terörizme en büyük darbeyi mi vurmak istiyorsunuz, Atatürk’ün cumhuriyetine inananlar, birleşiniz! Teröristi umutsuzluğa düşürecek olan, öldürmesinin hiçbir işe yaramadığını, tersine Mumcular’ın çoğaldığını, alçakça eyleminin düşmanlarını birleştirdiğini, Atatürkçü değerleri savunma isteğinin güçlendirdiğini görmektir.
Sönen her mumun ardından onlarcasını yakın, mumlar değil, karanlık isteyenlerin nefesleri tükensin.” sözüne inancımız sonsuza kadar sürecektir.
Halk olmaya, usanmadan yazan kalemler olmaya, karanlığı yırtan mum olmaya ve yeni mumlar yakmaya devam edeceğiz.
Uğur Mumcu’nun “Sesleniş” isimli yazısı hala günceliğini korumaktadır ve öldürülen aydınları çok güzel anlatmıştır. Şöyle bir bölüm vardır yazıda:
“Hukuk adına, özgürlük adına, demokrasi adına, uygarlık adına, bizleri, bir şafak vakti ipe çektiler. Korkmadan öldük ey halkım, unutma bizi...”
Muammer Aksoy’u, Bahriye Üçok’u Ahmet Taner Kışlalı’yı, Gaffar Okan’ı Uğur Mumcu’yu unutmadık. Unutturmayacağız da…
Ta ki Türkiye tam bağımsız olana kadar.
Korkmadan öldürüldüler bizler bunu hiçbir zaman unutmayacağız! Kemalist devrim şehitlerimizi şükran ve minnetle anıyoruz” diye ifade etti.
Haber Merkezi