MENÜ
İzmir 35°
Menemen'in Sesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
VATANDAŞ TÜRKÇE KONUŞ,  İNGİLİZCE KONUŞMA
Güncel
21 Nisan 2017 Cuma 08:40

VATANDAŞ TÜRKÇE KONUŞ, İNGİLİZCE KONUŞMA

Belki anımsayanlar olacaktır. Benim yabancı dilde ( İngilizce ) eğitim yapan bir okulda okuduğumu, çocuklarımı ise bir Amerikan okulunda okuttuğumu birkaç defa söylemiştim.

Belki anımsayanlar olacaktır. Benim yabancı dilde ( İngilizce ) eğitim yapan bir okulda okuduğumu, çocuklarımı ise bir Amerikan okulunda okuttuğumu birkaç defa söylemiştim. Benim okuduğum okulda fen bilgisi dersinin ismi ? science? matematik dersinin ismi ise İngilizce mathematics den gelme  ?math? idi. Bu bir özentinin sonucu değildi. O zamanın ismi ile ?İzmir ( Maarif ) Koleji?nde biz bu dersleri İngilizce olarak görüyorduk.  Bundan yana hala memnunum. Bilim ve teknoloji doğal olarak onu en yoğun üretenin dilinden etkileniyor. Son yüzyılda bilim dili nerede ise İngilizce haline geldi.

Okuduğum okuldan gururla bahsederim hala, bu ülke için çok yararlı insanlar olarak yetiştiğimizi düşünürüm. Aldığımız eğitimi kısmen de olsa işe yarattığımı düşünürüm.

Ancak son yıllardaki bazı gözlemlerim beni dehşete düşürmeye başladı. Ülkemizde her geçen gün İngilizce kökenli kelimelerin giderek artan sayıda kullanıldığı bir Türkçe konuşulmaya başladı. Ben buna ?törkiş? diyorum. İnsanlar ?Türkçe? değil İngilizce kelimenin Türkçe söylenişi ile ?törkiş? konuşmaya başladılar.

Bir gün benden oldukça genç bir dostumla sohbet ederken sıklıkla ?direk? kelimesini tekrarlaması beni rahatsız etti. Kendisine o kelimenin köken aldığı İngilizce kelimenin ?direct? olduğunu ve bunun Amerikan telaffuzu ile ?dayrekt? olarak söylendiğini açıkladım. Bir de kelimeyi sanki bir Amerikalı okuyormuş gibi dilimi döndürerek havalı bir tonlama ile telaffuz ettim, çok kullanıldığı şekli ile ?şov? yaptım. Bak şimdi yeni bir örnek çıktı ortaya. ?Gösteri? kelimesi varken ?show? kelimesini Türkçeleştirerek kullandım. Neyse o dostuma kullandığı o ?direk? kelimesinin Türkçe karşılığının ?doğrudan? olduğu konusunda kendisini uyardım. Zannedersem etkili oldu ki dostum o zamandan beri kullandığı dildeki yabancı kelimeleri azaltmaya çalışıyor.

Tam bu yazıyı yazarken bir hastam geldi bir yakınının sorununu anlatmaya başladı. ?Relax ol ablacım dedim? diyordu ki patladım. ?Bak şimdi sizlerin bu İngilizce kökenli Türkçenizi yazıyorum ? dedim. ?Şuna ?rahat ol? veya? gergin olma? demeyi niçin düşünmüyorsunuz??

Farkında mısınız? Türkçe karşılığı olan yüzlerce, belki binlerce kelimenin yabancı dildeki eş anlamlılarını Türkçe söylenişle dilimize katıyoruz. Bu kelimeler dilimize 19. Yüzyılda çoğunlukla Fransızcadan gelmekte iken 20. Yüzyılda İngilizceden gelmeye başladı.  Dilimiz büyük bir kirlilik içinde

İşyeri tabelalarındaki yabancı kökenli isimler de işin farklı bir yönü. İnsan kendini hangi ülkede olduğunu şaşırabiliyor. Zannedersem birkaç yıl önce bu konuda bir yasak geldi ama yine de iş çığırından çıkmış durumda.

Ama İngilizce kelimelerin dilimize olan saldırısı daha farklı bir aşamaya geçti. Tarihleri de artık İngilizce dilbilgisi ile söyleyenlerimiz var.

Şaşırmayın artık tarihi, gün- ay- yıl sırasıyla söylememiz gerekirken ay- gün ? yıl sırasıyla söyleyenleri var ve sayıları her geçen gün çoğalıyor. Bunu nasıl fark ettiğimi sorarsanız: hastalarımın doğum tarihlerini istediğimde gözlemliyorum. Hiç de az sayıda olmayan hastam tarihi önce ay, sonra gün, en sonunda da yıl olarak söylüyor. İlk başlarda anlayamamıştım. Örneğin ?03 02 1987? diyor. Bu Türkçede ?3 Şubat 1987? demektir ama aslında o ?2 Mart 1987? demek istiyor. Çünkü tarihi İngiliz dilindeki sıralama ile söylüyor.

Bu hatanın yaygınlaşmasından dolayı ileri derecede rahatsız olduğumu söylemeden edemeyeceğim.

Biz tarihi önce gün, sonra ay, en sonunda yıl olarak söyleriz. Örneğin 23 Nisan 1920 söylenişinde olduğu gibi. Nisan yerine rakam kullanmak istersek 23.4.1920 diye yazarız.  Halbuki İngilizcede bu tarih ?April 23 rd, 1920 diye yazılır. Bunun İngilizceden Türkçeye çevirisi ?Nisanın 23 üçüncü (günü ) , 1920? şeklindedir.

Cumhuriyetin başlarında Mustafa Kemal´in bizi soktuğu eğitim seferberliği zaman içinde etkisini tamamen kaybetti. Artık Türkçe dilbilgisi bile yabancı dillerin etkisine girdi. Bunun sonu felakettir. Bu gün dilimizi kaybederiz, yarın varlığımızı kaybederiz.

Haftaya kadar sağlıklı günler dilerim.

Dr. Suphi Toprak

www.syphitoprak.com.tr

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Menemen'in Sesi