MENÜ
İzmir 25°
Menemen'in Sesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Sürdürülebilir beslenme
İrem Yorgancı
YAZARLAR
26 Haziran 2021 Cumartesi

Sürdürülebilir beslenme

Dünya nüfusu her geçen gün artıyor, doğal kaynaklar, ekilebilir tarım arazileri ise hızla azalıyor. Bugün ulaşım, enerji tüketimi, elektrik kullanımı gibi unsurların iklim değişikliğine yol açan çevresel etkilere neden olduğunu biliyoruz. Fakat üzerinde yaşamakta olduğumuz gezenin tükenmekte olduğunun farkında değiliz. Bu konuda yapılabilecek birçok tasarruf daha doğrusu yeterli kullanım mevcutken aslında hiçbir kısıtlama gerektirmeyen ve her birimizin dikkat ederek bütününde geleceği değiştirebileceği bir terim var. Sürdürülebilir beslenme.

Sürdürülebilir beslenme tanımı ilk kez 1986 gibi yakın bir tarihte ortaya atılmış ve sadece sağlığın sürdürülebilirliği değil, aynı zamanda tarımsal sistemlerin sürdürülebilirliği olarak da belirtilmiştir. Kişinin gereksinimi olan besini sadece ihtiyacı kadar almasını, ihtiyacından fazla almamasını savunan bir beslenme modeldi.

Temel amaçlarından biri, yaygın olan hayvansal protein ağırlıklı beslenmenin önüne geçmektir. Çünkü bir kilogram tahıl üretilmesi için bin 500 litre suya ihtiyaç varken bir kilogram et üretilmesi için 15 bin litre suya ihtiyaç vardır. Protein ihtiyacımızı karşılarken en azından et tüketimini azaltmak amacıyla bitkisel protein yönünden zengin besinler diyetimizde yer almalıdır: kuru baklagiller, ceviz ve fındık gibi yağlı tohumlar gibi. Bir diğer amaç beslenme planımızın, besin içeriklerimizin bulunabilir ürünleri içeriyor olmasıdır. Özellikle meyve ve sebzeleri mevsiminde tüketmek, dondurulmuş ürün kullanmamak veya yaşanılan coğrafyada yetişen besinleri tercih etmek önemlidir. Aynı zamanda yiyecek alışverişinde yerel markaları, üreticileri tercih etmek hem ekonomik olacak hem de sürdürülebilir beslenme fikrine katkıda bulunacaktır. Hem sağlık hem de çevresel etkisine bakıldığında tahıllar, baklagiller meyve ve sebzeler daha sık olarak tüketilmelidir. Renkli, dengeli ve yeteri kadar beslenmek olmazsa olmazlardandır. Meyve ve sebzeler mevsiminde tüketilmelidir. Mevsiminde tüketilmeyen meyve ve sebzelerin seracılık yoluyla yapıldığını biliyoruz ve bu gazlar çevresel etkiye sahiptir. Yemek israfını hayatınızdan çıkarmanız gerekir. Ambalajlanmış ürünlerin doğaya ve bedene zararı daha fazladır bunların tüketimini en aza indirmek gereklidir.

Sonuç olarak baktığımızda; Sürdürülebilir beslenme, bireyin sağlığını ve iyilik halini tüm yönleri ile geliştirirken çevresel etkisi düşük olan besin tercihleridir. Bunun yanı sıra sürdürülebilir bir beslenmenin diğer özellikleri; erişilebilir, maliyeti karşılanabilir, güvenilir, eşitlikçi ve kültürel olarak kabul edilebilir beslenme örüntüleri olmasıdır. Hem sağlığımızı korumak hem de gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakabilmek adına bu adımı birlikte atabiliriz.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Menemen'in Sesi