Menemen´in Alaniçi ve Göktepe mahallelerine yakın bir bölgede, Karagöl´e 1 km uzaklıktaki ormanlık alanda kalker ocağı kurulması için İzmir Valiliği´nin ikinci kez verdiği ´ÇED gerekli değildir´ kararına karşı açılan iptal davasında, yürütmenin durdurulmasına karar verildi. Menemen Belediyesi´nin de müdahil olduğu dava sürecine ilişkin açıklamalarda bulunan Belediye Başkanı Tahir Şahin, ?Yarının ekonomisi temiz bir çevreden geçer düşüncesiyle dün nasıl ?Gediz ölmesin, öldürmesin´ dediysek, bugün de ?Karagöl´e Dokundurtmayacağız´ diyoruz? şeklinde konuştu.
Sadece Menemen´in değil İzmir´in oksijen kaynağı olan Karagöl´de doğa katliamına izin verilemeyeceğini söyleyen Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu; ?Karagöl´e 1 km uzaklıktaki 85 bin 990 metrekarelik alanda kalker ocağı kurulması için 2 Ocak 2017 tarihinde İzmir Valiliği´nden ´ÇED gerekli değildir´ kararının çıkmasının ardından, Suna Geçici isminde bir avukat arkadaşımız İzmir 6´ıncı İdare Mahkemesi´nde yürütmenin durdurulması istemiyle dava açmış. Mahkemenin, ´ÇED gerekli değildir´ kararını iptal etmesinden iki ay sonra şirket proje alanını 24 hektardan 14 hektara düşürerek yeniden ´ÇED gerekli değildir´ kararı almış. Avukat Suna Geçici, bu kararın iptali için de dava açıyor. İzmir 2. İdare Mahkemesi´nde görülen dava sonuçlanmadan, ocağın kurulması planlanan bölgede yüzlerce çam ağacı kesilmiş. Doğa yürüyüşlerine çıkan Belediye Meclis Üyemiz Metin Uzunallı´nın ağaçların kesildiğini görmesiyle konudan haberdar olduk. Ağaç katliamı haberini aldıktan bir saat sonra CHP İlçe Başkanı Hürol Taklak, Belediye Meclis Üyemiz Avukat İsmail Akıncı ve Belediye Meclis Üyemiz Metin Uzunallı ile birlikte olay yerine gittim. İlk olarak Alaniçi köyümüzde basın toplantısı yapmaya karar verdik. Menemen´deki sivil toplum örgütlerimiz, meslek odalarımız, muhtarlarımız ve hemşehrilerimizin de yoğun desteğiyle bugüne kadar 3 basın toplantısı düzenledik.
Bu süreçte İzmir Valiliği´nin ikinci kez verdiği ´ÇED gerekli değildir´ kararına karşı açılan iptal davasında verilen Bilirkişi Raporu, burada yaşanan doğa katliamını gözler önüne serdi. Menemen Belediyesi´nin davaya müdahil olmasıyla beraber; hukuka aykırılığı açık dava konusu işlemin uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden, 2577 sayılı kanunun 27. Maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütmenin durdurulmasına karar verilmiştir. Aynı zamanda bu karar kesin olup, karara itiraz dahi edilemeyeceği oy birliğince kararlaştırılmıştır. Bu çok önemli kararı veren İzmir 2. Bölge İdare Mahkemesi Üyeleri´ne sonsuz teşekkürler ediyorum. Bu karar, artık orada bir tane değil ağaç, dal bile kesemezsiniz demektir. Yolu genişleteceğim gibi bir amaç uğruna bir kepçe bile çalıştıramazsınız demek oluyor. Bu kararın tebliği gecikebilir düşüncesiyle Menemen Belediye Başkanlığı olarak bu kararı ek tutarak Orman Bölge Müdürlüğümüze resmi bir yazı gönderdik. Geçtiğimiz günlerde, bizim gibi doğa katliamını önleme mücadelesi veren Sivil Toplum Örgütleri, Muhtarlar, Belediye Meclis Üyelerimizden oluşan Çevre Komisyonu ziyaretimize geldi. Karagöl´de yaşananlara gösterdiğimiz duyarlılıktan ötürü teşekkürlerini ilettiler. Her şeyden önce bu heyete çok teşekkür ediyorum. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu´na, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli´ye birer dosya verdiler. CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı sayın Gülizar Biçer Karaca´nın çok büyük katkılarıyla İzmir Milletvekillerine, ne kadar kurum ve kuruluş varsa hepsine giderek, ?Bu meselede yanımızda olun´ mesajı verdiler. Hiçbir kapıdan boş dönmeyip, gittikleri her kapıdan bu mücadeleye destek aldılar.
Böylesi bir çevre katliamında yanımızda olan; CHP Genel Başkanım sayın Kemal Kılıçdaroğlu´na bu heyeti makamında kabul ettiği için çok teşekkür etmek istiyorum. Bu sıkışıklıkta, bu süreçte buna zaman ayırabilmesini çok ama çok anlamlı buluyorum. MHP Genel Başkanı sayın Devlet Bahçeli´nin de heyetin sunduğu dosyayı almasını çok anlamlı buluyorum. Tabi ki en önemlisi de bu davayı açan Avukat Suna Geçici´yi kutlamak ve tebrik etmek gerekiyor, ona çok teşekkür ediyorum. Bu davayı kendi işi gibi görüp emek verdi. Hiç popülizm yapmadı. O kadar çağırılmasına rağmen etkinliklere bile gelmedi. Kendisini katkılarından dolayı telefonla tebrik ettim. Bu başarılı Avukatı yerinde ziyaret etmek isterim, inşallah en kısa zamanda bu ziyareti gerçekleştireceğim. CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı sayın Gülizar Biçer Karaca´ya, tüm İzmirli Milletvekillerimize siyasi parti ayrımı yapmaksızın teşekkür etmek istiyorum. Sivil toplum kuruluşlarımıza, muhtarlarımıza, meslek odalarımıza, Emiralem Çevre ve Dayanışma Platformu´na, Kent Konseyi´ne kısacası kimin katkısı varsa herkese çok ama çok teşekkür etmek istiyorum. Son eylemimizde küçük Dilara kızımızın ?Bize temiz bir çevre bırakın´ sözünü hiç unutmadık. Zaten onlar için mücadele ediyoruz. Biz de Dilara kızımızın bu talebini yerine getirebildiğimiz için mutluyuz.
Fakat bu dava daha bitmedi, sadece yürütmeyi durdurma kararı alındı. Esas olan bu taş ocağı ruhsatının iptal edilmesidir. Öyle sanıyorum ki; bu yürütmeyi durdurma kararı itiraz yolu kapalı olmak üzere alındığına göre, bu taş ocağının burada çalıştırılmayacağı yönünde bir anlayış görüldü.
Temiz, yaşanabilir bir çevre için dün ne katkı koyduysak, bugün de aynı kararlılıkta ilerleyeceğiz. Daha Belediye Başkanı değilken ?Gediz ölmesin, öldürmesin´ diye yollara düşmüş, Gediz Nehri´nin doğduğu yerden döküldüğü yere kadar Gediz´in suyu kirlenmesin diye 1 hafta eylem yaparak başarılı olmuştuk. Arıtma tesisleri çalıştırılmaya başlanmıştı. O bir haftada yanlış hatırlamıyorsam 32 kez ulusal basına haber olmuştuk. O gün ne katkı koyduysam, Belediye Başkanı olduğumda da çevre adına aynı katkıyı koyuyoruz, koymaya da devam edeceğiz. Çünkü ben şunu biliyorum. Yarının ekonomisi temiz bir çevreden geçer. Zamanında ve yerinde müdahale etmezseniz, bu defa yarınlarınızı da kurtaramazsınız. Dün nasıl ?Gediz ölmesin, öldürmesin´ dediysek, bugün de ?Karagöl´e Dokundurtmayacağız´ diyoruz.
Haber Gökay ÖZALP