?Cesarette sihir vardır? Kim söylemiş?
Hatırlamıyorum, ancak bana bunu kimin söylediğini hatırlıyorum.
Sahi nedir cesaret?
Kaba güç. Pervasızlık.Hadsizlik. Sakın sakın !!! bunlarla karıştırılmasın.
Korkunun sınırları zorladığında tünelden sonraki son çıkışlardır bunlar.
Tabi ki bana göre.
Bazen susmak da cesaret ister.
Aynaya bakmak, ayağa kalmak, yürümek ya da taş gibi yerinde durmak.
Yaptıklarının sorumluluklarını alabilmek mesela.
Ben yapmadım o yaptı diyememek
kimi zaman cesaret; kimi zaman da korkudandır.
Mesele yaptıysan yaptım diyebilmekte.
Gücünün farkında olmak ya da güçsüzlüğünün
ve bunları olduğu gibi kabul etmek.
Kendini ve yaşadıklarını olduğu haliyle hazmetmek.
Gerektiğinde gereğini yapabilmektedir o sihir.
Ne ipin ucunda kukla ne de kuklayı tutan el olmayı kabul etmemek.
Zaman zaman korkularımız elbette olacaktır hangi canlının yok ki?
Korku dolu yaşamak kadar hiçbir şeyden korkmamak da normal mi?
Önemli olan bunlarla başa çıkabilme yöntemlerimiz.
Teslim olmadan, kaypaklık yapmadan.
Göze alabildiklerimiz ve gözden çıkarabildiklerimiz hepsi bizim
bir parçamızsa karar da bize ait olabilmeli.
Kendin olabilmek ve kendin kalabilmek mümkün olmadığında
imkansız da olmadığını bilebilmek.
Didik didik deşmeden, un ufak olmadan yaşayabilmek.
Ya sınavdır ya ceza anlayışı ile baktığımız hayatlar
bizlere sunulmuş armağanlar da olabilir.
Yeter ki biz doğru yerden bakalım ve doğru değerlendirelim.
O kozadan çıkan kelebek çilesinin mükafatını
o güzel kanatlarla alabiliyorsa hayatta her şey mümkündür.