Gazeteci - Yazar Uğur Mumcu’nun bombalı saldırı sonucu katledilişinin 29. Yıl dönümünde Atatürkçü Düşünce Derneği Menemen Şubesi tarafından bir anma programı düzenlendi. Menemen Sevgi Yolu’nda bulunan Uğur Mumcu Anıtının önünde düzenlenen programa ADD Menemen Şubesi Yönetim Kurulu katıldı.
Saygı Duruşunun ardından program günü anlam ve önemine ilişkin açıklama yapıldı.
ADD Menemen Şubesi Başkanı Elif Orhan’ın rahatsızlığı sebebiyle programa katılamaması neticesinde ADD Menemen Şubesi Yönetim Kurulunu temsilen konuşmayı gerçekleştiren Nurgül Uysal, 21-31 Ocak Adalet ve Demokrasi Haftası kapsamında Demokrasi Şehidi Araştırmacı Gazeteci yazar Uğur Mumcu’nun katledilişinin 29. Yıl dönümünde burada toplanarak yad ettiklerini ifade etti.Nazım Hikmet’in “Öyle ölüler vardır ki, ben onların öldüğünü düşündükçe, yaşadığımdan utanırım” sözlerinden alıntı yaparak sözlerine başlayan Uysal “ 24 Ocak 1993'de araştırmacı gazeteciliğin öncüsü, Atatürk Devrim ve İlkeleri'nin ödünsüz savunucusu, Gazeteci-Yazar Uğur Mumcu; aracına konulan bombanın patlaması sonucu, haince-sinsice katledildi. Türkiye, ayağa kalktı. Milyonlar sel olup aktı. Türk milleti, tek yürek olup haykırdı:
‘Türkiye laiktir laik kalacak’, ‘Uğurlar ölmez’, ‘Genciz güçlüyüz Atatürkçüyüz’
Siyasiler, namus sözleri verdiler. Dediler ki: ‘katil ya da katilleri bulacağız.’ İktidarlar değişti, aradan 29 yıl geçti. Bize göre katil ya da katiller malum... Ama, aydınlatılamamış bir cinayet olarak kaldı Uğur Mumcu suikastı. Uğur Mumcu, yaşamı boyunca Türk Aydınlanmasının önündeki engelleri yıkmak için çalıştı. Devletin itibarını düşünen değil düşüren politikacılara karşı çıktı. Terörün her türlüsüne savaş açtı.
31 Ocak 1990'da da hainler iş başındaydı. Atatürkçü, ulusalcı, demokrat ve devrimci, hocaların hocası, Atatürkçü Düşünce Derneği'nin Kurucusu Genel Başkanımız Prof. Dr. Muammer Aksoy, evine girecekken apartmanın içinde vücuduna yönelen kurşunlarla şehit edildi.
Atatürkçü Düşünce Derneği kururalı henüz 7 ay olmuştu. Çalışmaları, çabaları belli ki karanlıktan beslenen güç odaklarını ürkütmüştü. Yok edilmesi gerekiyordu. Prof. Dr. Muammer Aksoy'un katledilmesi tüm Türkiye'yi yasa boğdu. Önemli bir toplumsal önder bedenen ortadan kaldırılmıştı. Muammer Aksoy cinayeti, 1980 sonrası Aydın katliamlarının ilk halkasıydı. Cinayet aydınlatılabilseydi, sonraki aydın katliamları yaşanmayacaktı.
Yine, siyasiler üzüntülerini ilettiler. Cinayeti aydınlatma sözü verdiler. Fakat, sonuç o zamanda aynıydı. Bizce malum olan hainler, açığa çıkartılmadı.
Prof. Dr. Muammer Aksoy'un öldürülmesi en başta Uğur Mumcu'yu derinden etkiledi. Uğur Mumcu, Muammer Aksoy için “Kalpaksız Kuva-yi Milliyeciler Son Temsilcisiydi" demişti. Muammer Aksoy cinayeti aydınlatılmadığı için, Uğur Mumcu da maalesef aynı kaderi paylaştı.
24 - 31 Ocak Adalet ve Demokrasi Haftası olarak kabul edildi. Karanlık odaklar, hain planlarını uygularken geride milyonlarca Muammer Aksoy ve Uğur Mumcu'nun yetiştiğini tahmin bile edemediler. Karanlıktan ve kandan beslenen bu odaklar; yanlış hesap yaptılar. Yok ettikleri bedeni varlıklarıydı, düşünceleri hala mücadelemizde yaşıyor.
Yıllar yıllar sonra yine aynı tarih 24 Ocak 2001’de Diyarbakır Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan da şehit edildi. Ali Gaffar Okkan Cumhuriyet, Atatürk ve ulus devlet konularında hassasiyet sahibiydi. Yurttaşların sevgisini, saygısını ve güvenini kazanmıştı. Bir Emniyet Müdürü'nün hem ulus devleti savunması hem de Atatürk Devrimi'ne bağlılığı bölge ve Türkiye üzerine projeleri olan kesimlerce hoş karşılanmadı. Göz göre göre şehit edildi. Ali Gaffar Okkan cinayeti de faili belliyken meçhul kaldı. Diyarbakır'da 2001'de doğan 2.500 çocuğa Ali Gaffar adı verildi.
Ocak ayı, toplumsal hafızamızı yoklama zamanıdır. Ocak ayı, acıları bal eyleyerek, Atatürk Devrim ve İlkeleri'ne, üniter devlet yapımıza, hukukun üstünlüğüne, insan hak ve özgürlüklerine, demokrasiye her ne pahasına olursa olsun sahip çıkma zamanıdır.
Uğur Mumcu Şöyle haykırıyordu ;
‘Ben Atatürkçüyüm, ben, Cumhuriyetçiyim, ben Lâikim, ben antiemperyalistim, ben tam bağımsız Türkiye'den yanayım, ben insan hakları savunucuyum, ben terörün karşısındayım; ben yobazların, hırsızların, vurguncuların, çıkarcıların düşmanıyım. Dün sabaha değin araştırarak yazdığım hiçbir konuyu yalanlayamadınız. Öyleyse vurun, parçalayın. Her parçam benim gibiler beni aşacaklar doğacaktır.’
‘Bir gün mezarımızda güller açacak ey halkım unutma bizi… Bir gün sesimiz hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım unutma bizi…’
Türk halkı değerli aydınları yok eden bu cinayetleri ve öldürülen aydınları hiç unutmayacak, asla umutsuzluğa kapılmayacak ve bir gün mutlaka hesabını soracaktır.
Başta kurucu genel başkanımız Muammer Aksoy ve Uğur Mumcu olmak üzere yitirdiğimiz tüm yurtsever aydınlarımızı saygı, minnet ve özlemle anıyoruz. Rahatsızlığından dolayı bugün yanımızda olamayan Menemen Şube Başkanım Elif Orhan ve yönetimimiz adına katılımınız için hepinize çok teşekkür ederiz.” şeklinde ifade etti.
Haber Erhan ÖZALP