Toprakla başladık toprakla devam edelim
4/10/2015
2015 Tarım Maratonu
4/3/2015
Toprağa Gereken Önemi Vermiyoruz
3/27/2015
Atatürk: Türkiye`nin gerçek sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüsüdür. O halde herkesten daha çok refah, mutluluk ve servete müstahak ve layık olan köylüdür diyerek yüzlerce yıl ezilen köylünün gerçek değerini ifade etmiştir ve 1923 Cumhuriyet`in ilanından sonra her alanda olduğu gibi tarım alanında da büyük atılımlar yapılmıştır. Osmanlı`da köylünün ödediği, ürünün onda biri oranında olan Aşar Vergisi, 17 Şubat 1925`de kaldırıldı. 1929`da Tarım Kredi Kooperatifleri kuruldu. Çiftlikler, haralar, fidanlıklar oluşturuldu.
Ülkenin iklimine uygun yeni ürünler yerleştirildi. Her yörede şeker pancarı, Rize`de çay, güneyde turunçgiller yetiştirildi. 1933’de Ankara Ziraat Enstitüsü açıldı. Ziraat öğrenimi için Avrupa`ya öğrenci gönderildi. Orta dereceli ziraat okulları açıldı.
2 Nisan 1929`da topraksız çiftçiye toprak dağıtılması hakkındaki kanun kabul edildi. İlk on yılda köylüye 1.077.526 dönüm arazi dağıtıldı.
Gazi Orman Çiftliği, Silifke, Tarsus, Dörtyol Çiftlikleri oluşturuldu. Alpullu Şeker Fabrikası 1925`de, Uşak Şeker Fabrikası 1926`da, Turhal Şeker Fabrikası 1934`de açıldı. 1950`de 15 şeker fabrikası vardı bugün 30 şeker fabrikası vardır. Atatürk ve Cumhuriyet`in kurucuları idealist planlar yapmışlar. Nehir havzalarına, yetişebilecek ürünlere göre ovalara üreme ve deneme istasyonları kurmuşlar. Örneğin Nazilli Pamuk Üretme İstasyonu ve Nazilli Mensucat Fabrikası 1935, Manisa Bağcılık İstasyonu, şeker pancarı, tütün, ayçiçeği, hububat, deneme ve araştırma istasyonları bunların üretim birliklerini ve fabrikalarını yapmışlardır. Isparta gül yağı fabrikası 1934, Tariş 1936, Alpullu Şeker Fabrikası, Bünyan Dokuma Fabrikası 1927, Bursa Süt Fabrikası 1934, Konya Ereğli Bez Fabrikası, Tarişbank, Şeker Bankası, Ziraat Bankası, Etibank, Halk Bankası vb. ile ekonomik olarak tarım ve sanayiyi desteklemişlerdir. Bugünlere kolay gelinmemiştir. Osmanlı’yı paylaşmak ve sömürmek üzere saldıran itilaf devletlerinin kan ve ateşe boğduğu Anadolu`dan yepyeni bir Cumhuriyet kurmuşlar, tarımı ön plana alıp ülkenin gelişmesini sağlamışlardır. O yokluklarda yaratılan tarım potansiyeli bugün dünyada sayılı yerlere gelmiştir. Daha sonra bunları da anlatırız. Ama temel iyi atılmıştı ki bugünlere gelebilmişiz.
Ne mutlu Cumhuriyet`i kuranlara, Ne mutlu bize bu tarım altyapısını miras bırakanlara. Huzur içinde yat Atam ve diğerleri. Sizleri çiftçi ve köylüler olarak hayırla anıyoruz.
Saygılarımla...