S.D.B: Öncelikle kısaca sizi tanıyabilir miyiz?
Erkan Çoban: Aydın-Karacasu-Palamutçuk köyünde 1971 yılında doğdum. 5 erkek kardeşiz. Ben iki numarayım. İlkokulu Aydın-Karacasu´da köyde okudum. Ortaokulu Karacasu´da bitirdim. Çiftçi Yörük ailesiyiz. Anne baba Aydın´da yaşıyor. İmkanlar kısıtlı olduğu için liseye başladığım halde lise 1´de okulu bırakmak durumunda kaldım. Şu an lise diploması alabilmek için açık lisede okuyorum. Evliyim, iki çocuk babasıyım.
S.D.B: Okulu bırakınca yaşamınızı nasıl devam ettirdiniz?
Erkan Çoban: Okulu bırakınca pideci çıraklığı yapmak için İzmir-Bornova´ya geldim. 1985 yılıydı. Bildiğiniz gibi Aydın-Karacasu pidesi çok meşhur ama pideciler burada yetişir, orada yetişmez.
S.D.B: O yıllarda işe başladığınız mekanın adı neydi?
Erkan Çoban: Kırçiçeği ile başladım. Kırçiçeğin´in ilk işçisi ve çırağı benim. Kırçiçeği´nin sahipleri ile aynı köydeniz. 1 yıl orada çalıştım. 1986 yılında Karşıyaka-Bostanlı´da Doyuran´da çalışmaya başladım. Orada 90 yılına kadar çalıştım. 1990 yılında da Karşıyaka-Mavi Köşe´de Birsen Pide isimli ilk pide salonumuzu ortağımla beraber açtık. Aynı zamanda 90 yılında evlendim de. Birsen Pide 1 yıl sürdü. Sonra askerlik macerası başladı. Askerden geldikten sonra Doyuran´a devam ettim. O da 1 yıl kadar sürdü. 93 yılı sonunda yolumuz Menemen´e düştü.
S.D.B: Menemen´de ilk mekanınız neresiydi?
Erkan Çoban: 93 yılı sonunda Arzum Pide ismiyle Menemen-Sevgi Yolu´na geldik. Gerçi ilk açıldığımızda Sevgi Yolu değildi. Sevgi Yolu olurken oradaydık. 95´in ortasına kadar devam ettik. Ondan sonra Menemen´den ayrıldık.
S.D.B: Menemen´e gelişiniz nasıl oldu?
Erkan Çoban: Tesadüf diyelim. Bizim arkadaşlardan biri Arzum Pide´yi açmıştı. İşletemeyince ben devir almıştım. Mal sahibi ile anlaşamayınca Menemen´den ayrıldım ve yeni açılan Harmandalı-Doyuran´a geldim. Zaten hayatım boyunca iki yerde çalıştım ben, biri Kırçiçeği, diğeri Doyuran. 98 başına kadar oradaydım. 98 başından sonra tekrar Menemen´e gelmek nasip oldu.
M.U: Gözde Pide olarak sanırım? Kızınızın adı her halde?
Erkan Çoban: Kızımın adı Gözde. Gözde Market´le beraber Gözde Pide´yi açtık. Ercan İncekara ile hala devam ediyoruz. Ercan bey Doyuran´dan beri müşterimizdi. Öyle tanıştık. Teklif sundu açar mıyız dedi. Geldik, açtık. 98 yılında Menemen 24 saat çorba, kaşarlı boş pide ile bizimle tanıştı. Ortağım Ercan beyle beraber bunu tespit etmiştik.
S.D.B: Atatürk Caddesi´nde eski yerde kaç yıl devam ettiniz?
Erkan Çoban: Orada 19 yılımız geçti. 20. yılda da buraya geçtik. Bir yıl olacak Haziran´da.
M.U: İlk iş yerini kurarken model aldığınız bir yer oldu mu?
Erkan Çoban: Çalıştığım yerleri model aldım. Ancak 20 yıl sonra zaman içinde üzerine bir şeyler koyma aşamasına gelebildim.
S.D.B: Gelelim şubelere, ilk şubeyi ne zaman açtınız?
Erkan Çoban: 2001 yılında Eski Foça´ya bir mekan açtık. Safir Pide´yi ekonomik krizi nedeniyle 2002 Eylül´ünde devrettik. 2010 yılı başında Eski Foça Belediye Meydanında Gözde Pide olarak yeniden Foça´ya döndük. 2012´in kasım ayında Karşıyaka-Bostanlı´da açtık. Bu arada 2003 yılında Kent Hastanesinin oraya Kent Pide´yi açtım, şu an biraderim işletiyor. En son da 2017 yılında Bayraklı Folkart´ın oraya açtık.
M.U: Gençlere model insan olabileceğinizi düşündüğüm için bunu soruyorum. Köyden çıktınız, sermayeniz yoktu, azminiz ve isteğiniz vardı işi öğrenmek için. 19 yaşında ilk dükkanızı açıp kendi emeğinizle ve kurduğunuz ortaklıklarla birbirinizden güç alarak bu noktaya geldiğinizi düşünüyorum. Peki sizin motivasyon kaynağınız ne?
Erkan Çoban: En son Bornova´daki sloganımız biz bir aileyiz. Her şeyi birlikte yapıyoruz. Ortaklarımız ve ekibimiz var. 20 yıldır Ercan beyle beraberiz. Bu arada Bostanlı ve Bayraklı
Şubelerinde de Celal Yıldız ve Habib Küpeli ile ortağız. Birliktelikten aldığım güçle yola çıktım. Doğru insan oldum, doğru insanları buldum. Güvendim, güven verdim. Cesaret ettim; yılmadım. Birlikten kuvvet doğdu. İşimi iyi yaptığıma inanıyorum ve sürekli kendimi yenileme gayretindeyim. Yatırımlar devam edecek ama zaman gerekiyor, arada nefes almak adına basamakları tek tek çıkmak lazım.
S.D.B: Kaç kişiyi istihdam ediyorsunuz?
Erkan Çoban: Bütün şubelerle birlikte şu an yaklaşık 160 kişiyi istihdam ediyoruz. Ekiple birlikte bu işleri başarıyoruz.
M.U: Eleman seçerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Erkan Çoban: Onu seçecek ekibim var. Ama ne vasıflar taşısın derseniz. Öncelikle kişilik düzgün olmalı, temiz ve işini doğru yapan ihtiyaca göre eleman tercih ediyoruz. Mesela Türkiye´de işsizlik yok işi beğenmeyen insanlar var diye düşünüyorum. Haftada bir izni var, yıllık izni var. Tüm sosyal haklarını veriyoruz ama yine de beğenmeyenler var.
M.U: İşinizle ilgili gelişmeleri ve değişimleri nasıl takip ediyorsunuz?
Erkan Çoban: Yılda yurt içinde 6 şehir, iki tane de ülke geziyorum. Gezerek ve gözlemleyerek gelişmeleri takip ediyorum. Mesela mayıs ayında Adana ve Mersin yapacağım. Şu an bilet bile aldım.
M.U: Bu sektöre girecek olanlara bir tavsiyeniz var mı?
Erkan Çoban: En başta cesaretli olsunlar. Ticaret en başta cesaret ister. Doğru-dürüst ticaret yapsınlar, bir de en önemli nokta kendini yenilemek.
M.U: Bu işi sizden sonra çocuklarınızın sürdüreceğine inanıyor musunuz?
Erkan Çoban: 26 yaşında oğlum var. İnşaat Mühendisi. Şu an çalışıyor. Sonunda buraya gelecek. Kızım 22 yaşında üniversite son sınıfta maliye okuyor. Oğlumun bu işi yapacağına inanıyorum. Kız öncelikle okulunu bitirsin bakalım. Benim prensibime göre öncelikle dışarıda çalışmalı. Biz de hazır iş yok. Önce hak etsinler. Daha zamanı var.
BİZDE KALANLAR
Henüz öğlen yemeği saati gelmemiş, ortam sakin, ağır misafir bekleyen evlerin biz hazırız edasıyla pırıl pırıl bir mekan. Teras ferahı geniş balkonda çaylarımızı yorumlarken genç Erkan Bey´le tanıştık hatıra olsun diye çekilmiş yıllanmış fotoğraflarda. Beyaz önlüklü fırın önü pozu ilk çıraklık döneminden. Sırasıyla Bornova, Karşıyaka, ilk dükkan. Her ne kadar farklı zaman ve mekanlar olsa da yansıyan enerji aynı, işine saygı duyan, kararlı bir tavır. Köyünden çıkmış bir delikanlı, meslek edinme derdinde. İlk basamaktan başlamış adım adım geçmiş tüm aşamaları. Mutfakta, serviste pişmiş. Sadece ustalığı kapmamış ticareti de öğrenmiş. Girişimci ruh, sosyal beceri ve azimle çalışmış onca yıl. Mekanlar açmış kapatmış. Yılmamış tekrar girişmiş en baştan. Her mekan ayrı bir tecrübe olmuş, dersini almış, ticaret hayatını hatmetmiş. Bir başına, tek serveti azmi ve gayreti olan Karacasulu delikanlı yeni servetler eklemiş hayatına, gözlem gücü gibi, sağlam dostluklar gibi ve de iyi bir meslek. İzmir´deki 32. yılında hayallerimin ötesindeyim diyor dört ilçede dört mekan işleten ve 160 kişi istihdam eden evli ve iki çocuk sahibi Erkan Bey. Başarı tesadüf değil elbette. Çalışanları orada olmaktan mutluluk duyduklarını şu sözlerle ifade ediyor: Çıraklıktan yetişen biri olarak bizi anlıyor, işi bildiği için rehberlik ediyor, asla başkalarının yanında bizi eleştirmez yanlış bir şey görse de o an bir şey demez ilgili yöneticimiz aracılığı ile gerekli talimatı alırız, kolay kolay da kimseden vazgeçmez. Aidiyet duygusu ve profesyonel anlayışla çalışan bir ekip oldukları her hallerinden belli. İşin sırrı ne diyoruz ve cevap net: doğru insan oldum; doğru insanları buldum. Güvendim; güven verdim. Cesaret ettim; yılmadım. Birlikten kuvvet doğdu.Bu sözlerin üzerine söz konmaz artık,bize de azimle çıktıkları yolda, gayretle ilerleme çabalarını ve başarılarını kutlamak düşer. En Gözde´ler çoğalsın, işlerde bereket olsun diyerek mekandan ayrılıyoruz.