Diyabet hastaları, yara iyileşmesi diğer hastalara oranla daha yavaş olduğu için implant yapılacak durumlarda daha iyi değerlendirilmesi gereken hasta grubudur. Hatta bu hastalara implant yapılmaz gibi gerçeği yansıtmayan söylentiler de vardır. Ancak diyabet hastalarında minimal yaklaşımla, atravmatik yöntemlerle kanama kontrolü altında güvenli bir şekilde implant yapılabilir.
Diyabet çok eski zamanlardan beri insanlığı, yaşam kalitesini etkileyen ve diyetine dikkat edilmesi gereken bir hastalıktır. Diş enfeksiyonlarının ve diş eti hastalıklarının diyabet hastalığının seyrinde ve şiddetinde rolü olduğu bilinmektedir. Diyabetin metabolik olarak kontrol edilmesinde ağız sağlığının önemi önemsenmesi gereken düzeyde fazladır.
Hastalıkla ilgili bilgiye sahip olmak biz diş hekimlerinin görevidir. Sadece hastalığı bilmek değil hastalıkla ilgili oluşabilecek acil durumlara karşı da bilgili olmalıdır. Hastalar da bu konuda bilinçli olmalı ve diş hekimliğiyle ilgili olarak yapılacak olan ve özellikle cerrahi işlem gerektiren diş çekimi, kırık kök çıkarılması, yirmi yaş dişi çekimi, implant operasyonları, kist operasyonu, diş eti tedavisi gibi işlemlerden önce diş hekimiyle kendi doktorlarını konsültasyon için görüştürmeli ya da diş hekiminin önerilerine dikkat etmelidirler. Bunlar dikkate alınmadığında acil müdahale gerektiren durumlar ortaya çıkabilir veya kanama ve yara iyileşmesiyle ilgili durumlar gelişebilir.
Kontrol altında olmayan diyabetin ağız içi komplikasyonları yıkıcıdır. En sık rastlananı diş eti iltihabı, dişlerin sallanması, kemik erimesi gibi problemlerdir. Tükürük azlığı, mantar enfeksiyonu, bakteriyel ve viral enfeksiyonlar, tat alma bozuklukları, tekrarlayan enfeksiyonlar, ağız kuruluğu gibi belirtiler diyabet hastalarında sık sık görülebilir.
Diş tedavisi için en uygun kan glikoz değeri 110-120 mg arasıdır. Daha yüksek değerlerde de işlem yapabilsek bile sağlıklı olanı bu değerler arasında işlem yapılmasıdır. Diyabet hastalarında stressiz bir ortam ve tedavi yöntemi tercih edilmelidir. Stres vücudun insülin ihtiyacını artırdığı için hastalar hipoglisemiye girebilirler. Bu hastalar enfeksiyona yatkın oldukları için sterilizasyon ve steril çalışma koşulları çok önemlidir. Koruma amaçlı gerekli durumlarda antibiyotik tedavi öncesi ya da tedavi sonrası kullanılabilir. Bu hastalarda apseli dişler ve kökler mutlaka tedavi edilmeli var olan diş eti problemleri ise ortadan kaldırılmalıdır. Hastaların kolayca temizleyebileceği diş dokularına dost materyalden protezler yapılmalı hastaların yumuşak dokularına zarar vermeyecek şekilde tasarlanmalıdır.
Bu hastaların sürekli olarak diş hekimlerinin kontrolü altında olması gerekir ve diş bakımlarına özen göstermeli gerekli bakımları mutlaka zamanında yaptırmaları gerekir.
Sağlıklı gülüşler?
Sorularınız için;
[email protected] - www.disizmir.net