İMDAT!...

İMDAT!...

Tamam Korona var. Hem de sadece Türkiye’de değil Dünyanın her yerinde var. Devletimiz bizi Korona’dan korumak için elinden geleni yapıyor. Yat diyor yatıyoruz. Kalk diyor kalkıyoruz. Evde kal diyor kalıyoruz. Çık diyor çıkıyoruz. Tamam. Virüs var.
Peki bu konuda devletimizin vatandaşlarımız için tedbirleri neler…
Örneğin vatandaşını ekonomik yönden korumak gibi. Daha da fakirleşmesini önlemek gibi. Çaresizliklerine çare olmak gibi. Zordayken yardımına koşmak gibi. Zam zulmünü durdurmak gibi. Vergisini hafifletmek gibi. İşsizine iş, yoksuluna aş bulmak gibi.

Düşünseniz ya;

Pandemi başlamadan önceki fiyatlarla, bugünkü fiyatlar arasında en az %40 artış var. Hadi dolar yükseliyor diye her şey yükseliyordu. Kabul. Ama dolar şu anda Pandemi öncesinin bile altında. Peki bu artış neden? Vatandaşın geliri çok arttı da ona paralel bir artış mı? Hayır. Emeklinin aldığı zam belki % 4, %5.
Özel sektörde pek çok işletmede birkaç yıldır zam bile yapılmıyor. Çalışansa sesini çıkaramıyor. Çünkü birde işsiz kalma korkusu var.
Ev fiyatlarına bir bakın. Bankalar kredi faizlerini düşürür düşürmez, fiyatlara %30-%40 zam yaptılar. Bunun vatandaşa ne faydası var. Bu aç gözlülük, bu fırsatçılık nedir?
Sıfır araçlar bulunamadığı için 2. El araç fiyatları da aynı oranda katlandı.
Devletimiz bunlar için önlem alıyor mu ?

Gıdadaki artışı hepimiz her gün ihtiyaçlarımızı karşılamak için gittiğimiz bir markette, manavda, restoranda abartılı olarak yaşıyoruz.
Tarlada, halde ürünleri üreticiden yok paraya alıyorsunuz. %300, 500 artış da yapıyorsunuz.
Düşük kredi de kullanıyorsunuz. Fakat Çalışanlarınızın maaşlarını arttırmıyorsunuz.
Kimsede demiyor ki kardeşim bu nedir böyle.
Devletimiz şuan bütün kaynaklarını korona ile mücadeleye harcıyor.
Meydanı boş bulup canınız ne isterse, nasıl isterse öyle yapıyorsunuz ya bari Allahtan korkun. Bu işin öbür tarafı da var.

Vatandaş olarak devletimize tamda bugünlerde ihtiyacımız var. Bizi artık Korana’dan daha korkunç hale gelen zamlardan, vergilerden, aç gözlülerden de korusun istiyoruz. Bu tür girişimlerde bulunanları bulsun ve ağır biçimde cezalandırsın. Bu tüm diğer sömürücü ve fırsatçılara da göz dağı olacaktır.
Bugünlerde icra davaları patladı. Bunun cevabını gidip noterlerden, adliyelerden sorarak öğrenebilirsiniz. Acil önlem alınmadığı taktirde hızla toplumsal bir felakete sürüklenebiliriz.
Evlerde öylesine ağır problemler yaşanıyor ki yuvalar yıkılıyor…

En basitinden bir örnek verip bitireyim istiyorum. Yoksa yazmakla bitirilemeyecek kadar uzun ve derin bir sorun bu. Hepimiz bir biçimde farkındayızdır. Çünkü Pandemi sürecinde saçımız başımız birbirine karışmıştı. Yasak kalktı. Tez elden bir berbere gidelim dedik. Bir gittik berber fiyatları da uçmuş. Kime ne diyeceğimizi, kimden ne bekleyeceğimizi karıştırmış durumdayız.

Her şeyimiz Allah’a kalmış. Ne diyeyim. Allah hepimizin yardımcısı olsun.
Saygılarımla…