MENÜ
İzmir 35°
Menemen'in Sesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
1946 YILINDA MENEMEN OVASI
Oktay Özengin
YAZARLAR
18 Temmuz 2020 Cumartesi

1946 YILINDA MENEMEN OVASI

Bugünkü yazımı sizlerden gelen istekler doğrultusunda “Tarım Tarihimiz” üzerine yazıyorum. Arşivimdeki en güzel bilgilerden birisi 1946 yılına aittir. Günümüzden 74 yıl öncesindeki Menemen Ovasını anlatan bu bilgiler oldukça ilgi çekicidir. Bu döneme ait araştırmalarımı ise Menemen Ovasını yakından tanıyan yine bu dönemin Yüksek Ziraat Mühendisi Necdet Küçükkoca’nın kaleme aldığı “Menemen Ovası’nda üretimi arttırmanın yolları” adlı bir makale oluşturmaktadır. Necdet Küçükkoca 1946 yılında Menemen Ovası ve ovada üretimi arttırmanın yollarını şöyle anlatmaktadır:

“Gediz, gerek Menemen ve gerekse Manisa Ovasını, asırlardan beri taşıdığı milleri bırakarak doldurmuş ve bugün bu ovalar bağ, bahçe cenneti olmuştur. Türkiye’nin iktisadi hayatına çok yakından tesir eden bu ve bunun gibi birkaç ovadan azami randımanı elde etmek başlıca vazifelerimizdendir. Senelerden beri yapılan devamlı ve entansif (yoğun) bir ziraat sonunda her ne kadar bu ovalarda azot ve fosfor miktarı azalmışsa da bu gıda maddeleri büyük tesirlere ihtiyaç göstermeden temin edilebilir. İklim bu ovalarda adeta bağ bahçe kültürü için yaratılmıştır. Fakat yağışa olan ihtiyaç hemen her yaz kendini gösterir ve bu az yağış mahsulün kalitesine çok kötü tesir yapar.

Misyonerler tarafından vakti ile İzmir’de yapılmış meteorolojik rasatlara inanmak lazım gelirse, 1857 yılından 1930 yılına kadar Mayısta 3, Haziran’da 12, Ağustos’ta 31, Temmuz’da 30 yıl hiç yağmur yağmamıştır. Gene aynı yıllar zarfında vejetasyon ’da (bitkilerin gelişimi dönemi) Mayıs’ta en fazla yağış 100 mm. Ağustos’ta 16 mm. olmuştur. Bu miktarlardaki yağışlar bu kıymetli topraklardan layıkı ile istifade etmeye asla kafi gelmez. Bu istifadeyi temin etmenin başlıca şartı eksik olan suyu diğer yoldan tamamlamaktır.

Uzun yıllar sarf edilen emek ve masraflardan sonra işletmeye açılan Menemen sulama şebekesinin, suya olan ihtiyaç kat’i olmasına rağmen ne netice vereceğini şimdiden kestiremeyiz. 15000 hektarlık geniş bir arazi Ulucak, Seyrekköy, Kesikköy sulama yedekleri ve bunlardan 300-600 metrede bir sağa, sola çıkarılan 3. derece sulama kanalları ile sulanacak ve fazla sular üç ana, müteaddit küçük tahliye kanalları, hali hazırda düzeltilmekte olan eski Gediz yatağı vasıtası ile boşaltılacaktır. Ovadan fazla suyu almak ve denize tahliye etmenin gayet önemle ele alınması, yerinde bir düşünüştür. Çünkü birikinti sular esasen sıtmalı bir muhit olan Menemen halkının sıhhatinde çok fena tesirler yapabilirdi. Kurulan bu tesislerin bilgili çalıştırılması, kuruluşu kadar önemlidir. Nitekim, 1944 yazında yapılan bazı yanlışlıklardan dolayı ovada sivrisineklerin şiddetle arttığı görülmüş ve buna tedbirler aranmıştır. Son iki, üç yıl zarfından müstahsillere kanallardan istifade ederek sulama yapabilecekleri bildirildiği halde arazisini sulayan müstahsil parmakla gösterilecek kadar azdır. Bazı müstahsiller sulama yapmaktan korkmakta, bazıları da sulama yapmak istedikleri halde suyu kanallardan alamamaktadır. Bunun sebebinin her şeyden evvel anlaşılması ve ona göre tedbirlerin alınarak biran evvel sulamadan büyük faydaları sağlamak elzem (gerekli)’dir. Bu sebepler arasında iç şebekenin kurulmamış olması, gerekli tesislerin ihtiyacı tamamen karşılayamayacak bir durumda olması, gübre ihtiyacının tamamlanma zorluğu ve tarlaların bazı mahallerde çoraklaşma tehlikesi v.s. sebepler olabilir. Sulama sahası dahilindeki bazı sahalardaki toprak ve toprak altı sularında fazla tuz miktarının bulunması, karakteristik çor nebatlarına rastlanması bizi bu düşünüşe sevk etmektedir.

Tekniğin bütün inceliklerine uyularak tesis edilen şebekenin suladığı tarlalarda bariz bir tekniğe uymayış göze çarpmaktadır. Sulama tesislerini proje ederken tatbik edilen rotasyon, verilecek su miktarı ve zamanları inceden inceye hesaplanmış olmasına rağmen tamamen tatbik edilememektedir. Köylüye sulama usullerini öğretecek uygun miktar ve zamanları tespit edecek ve iç şebekenin kurulmasına yardım edecek uzman ve müesseselere ihtiyaç vardır. Bu ihtiyaç hemen kendini göstermiştir. Sulanan tarlalarda mahsul miktarının artmış olması icap ederse de bu henüz rakamlarla tespit edilmiş değildir. Bu hususun da iktisadi çalışabilmek için tespit edilmesi icap eder. Hükümetimizin büyük masraflar sarfı ile kurduğu bu tesisler gerekli bilgi ve titizlikle işletildiği taktirde Menemen ovasındaki modernizasyon yüzümüzü güldürecektir. Bundan sonraki istihsal (üretim) yıllarında  doğuracağı  neticeleri  sabırsızlıkla  beklemek lazımdır. Muvaffak olunduğu taktirde istihsalin ortalama %60 artacağını düşünür ve bütün ürünlerin artış miktarlarını rakamlar gösterirse elde edilecek neticeler bize bu iş üzerinde bu kadar önemle durmanın lüzumlu olduğunu açıkça gösterir. Yalnız kuru üzümü ele alacak olursak, yıllık istihsal ortalama 5000 ton ve sahası da 2500 hektar kadardır.

Bugünkü fiyatlar üzerinden, %60 nispetindeki sulama sayesinde elde edilen mahsul 2 milyon liraya yakın bir gelir getirir ki diğer ürünlerde aynı şekilde düşünülürse elde edilecek faydalar insanı şaşırtacak kadar büyük olur. Sulama sayesinde yazları fazla suya ihtiyaç gösteren sanayi bitkilerinin ziraatinin de tam olarak yapılabileceği aşikar (gerçek)’dir.

Bu arada pamuk ve susam üzerinde bilhassa durmak icap eder. Her iki ürünün de gerek dahilde ve gerekse hariçte emin pazarlar bulduğunu düşünürsek ve bunun gibi kültür bitkilerinin ekim sahalarını her zaman için korkmadan genişletmek lüzumu kendini gösterir.”

Okuduğunuz gibi Yüksek Ziraat Mühendisi Necdet Küçükkoca’nın 1946 yılında verdiği bu güzel bilgiler Menemen’in Tarım Tarihi açısından eşsiz güzelliktedir ve o zor yılları en iyi şekilde anlatmaktadır.


1944 yılında Menemen Ovası (Emiralem Bölgesi)
Menemen Ovasında üretilen tütünün eksperlerce kontrolü. (Helvacıköy)

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Menemen'in Sesi