“İnsanlar kitaplar gibidir, kapaklarına bakıp aldanmayın gerçek değerini okudukça anlarsınız.” diyor Mevlâna. Ne güzel ifade etmiş. Çoğu defa yaşamışızdır bu duyguları. Hiç beklemezdim dediğimiz çok olmuştur ya da beni utandırdı dediğimiz.
Mevlâna öğretileri hep farkındalık yaratacak hayat dersleri verir bize. Yazımın başında değindiğim sözüyle de biz insanları peşin hükümlü olmaktan alıkoymaya çalışıyor adeta. Kişi hakkında fikir sahibi olmak istiyorsan okuduğu kitaba bak, ne izlediğini gözlemle, başkalarına nasıl davrandığını dikkatlice izle, kriz anlarındaki hareketlerini incele, insanlarla nasıl bir üslupla konuştuğuna dikkat et. Nasıl yol göstericidir bu sözler. Hatadan alıkoyar insanı. Ders almalıyız ki biz ders olmayalım başkasına. İnsanoğlu diyorum kendi kendime şaşarız da beşeriz de. Önemli olan büyük hatalar yapmamak, olanlardan da ders çıkarmak.
Eskiler birini işe alacakları zaman beraber yemek yiyip bir yolculuğa çıkarlarmış. Fikir sahibi olmak için yeterliymiş bu kriterler.
“İnsan sarrafıyım.” diyenleri çevrenizde muhakkak duymuşsunuzdur. Tecrübelidir bazıları bu konuda baktığı insanın gözünden nasıl biri olduğunu anladığını söylerler.
İnsansız yaşayamıyoruz. İyi günde de kötü günde de hep bir dost arıyoruz. Eskilerin sözüdür: “Düğün elle, harman yelle…”.
İNSAN ANLADIĞI VE ANLAŞILDIĞI İNSANDA ÇİÇEK AÇAR. ANLADIĞINIZ VE ANLAŞILABİLDİĞİNİZ İNSANLARA DENK GELESİNİZ.
SEVGİYLE KALIN.