KİME MUHALEFET!..

Cumhurbaşkanlığı yarışında ilginç bir görüntü var. Şu an Cumhurbaşkanı olan kişi pozisyonunu korumak, diğerleri ise onun yerine geçmek için mücadele eder. Muharrem İnce; Kılıçdaroğlu’na muhalefet yapıyor. Sinan Oğan da; HDP eleştirisi üzerinden aynı şeyi yapıyor. Peki bu iki aday kimlerden oy almak istiyor. Kılıçdaroğlu’ndan. Bunda başarılı olduklarında seçim 2. Tura kalabilir. Bu durumda varlıkları ve söylemleri kime hizmet ediyor!.. Ama hiç siyaseti bilmeyen birisi bile bu durumu analiz edebiliyor. Kılıçdaroğlu, CHP, HDP eleştirilemez değil. Elbette eleştirilebilirler. Yeri ve zamanı biraz kafa karıştırıyor. Her şeyden önce bu iki aday muhalif adaylar ve normal şartlarda mevcut Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yerine adaylar. Söylemlerini bunun üzerine geliştirmeleri ve onun yerine seçenek olduklarını anlaşılır kılmaları gerekiyor. Ancak görünen pek de öyle değil.

Sanırım biraz fazla ego, kibir gözlerini ve mantıklarını köreltmiş. Fotoğrafı bütün olarak okuyamıyorlar. Yandaş medya tüm imkânlarını kendilerine servis ediyor. Kışkırtıcı sorularla geriyor, iletişim, uzlaşma koşullarını güçleştiriyorlar. Şu son 100 bin imza konusunda bile Cumhur İttifakı’nın katkısı pek çok yerde alenen görüldü.

Böyle bir süreçte Muharrem İnce gibi deneyimli bir siyasetçinin, Sinan Oğan gibi bir akademisyenin olup bitenleri görememesi, nasıl bir oyunun aktörleri durumuna düştüklerini fark edememesi, bunun yarınlarda nasıl bir faturaya dönüşebileceğini anlamamalarını şaşkınlıkla izliyoruz.

Bir şeyin hakkını teslim etmek gerekiyor. Sayın Erdoğan siyaseti çok yönlü yapıyor. Ülke tarihinin en kötü koşullarıyla uğraşırken bile kitlesini tutmayı başarıyor. Yeni seçmen edinemiyorsa bile karşı tarafın ahengini, birliğini, bütünlüğünü bozacak hamleler üretebiliyor. Bunun için her zaman karşı taraftan kullanacak, konuşturacak birilerini yaratabiliyor. Bunun için gazeteciler, araştırmacılar, akademisyenler kiralayabiliyor. Bütün bunlar işe yarıyor mu bilinmez ama muhalif seçmenin Millet İttifakı’na bakışını zedeliyor. Öfkesini körüklüyor. İnancını sarsıyor. Bu bile bir başarı.

Hele şu son dönemde yaşadığımız deprem felaketi, Ülkenin yaşamakta olduğu derin siyasi ve ekonomik krizlerin tamamının önüne geçti. Deprem üzerinden tartışmalar açıyor. Ekonomiyi, işsizliği, geçim sıkıntısını, derin yoksulluğu, yolsuzluğu konuşturmuyor. Gerçek olmayan gündemlerle muhalefeti meşgul edip günlerce saatlerce tartıştırıyorlar. Bence bu bir başarı.

Seçim sathındayız ama kimse bunu tam anlamıyla hissetmiyor yaşamıyor. Propaganda yok. Saha çalışmaları yok. Sadece TV ve sosyal medyadan yürüyen yürütülen etkisiz çalışmalar var. Bu durum tam da Cumhur İttifakı’nın istediği şey. Çünkü sahaya çıkamıyorlar. Vatandaşın tepkisinden çekiniyorlar. Biz çıkamıyorsak rakiplerde çıkmasın istiyorlar bunu da başarıyorlar.

Bu durumda kim başarılı!.. Hiç kuşkusuz Cumhur ittifakı. Bir işe yarar mı? Vatandaşın sessizliğine bakıldığında dip dalga hissi veriyor. Vatandaş öfkeli ve suskun. Sandığı bekler gibi. Hiçbir propagandanın fikrini değiştirmeme ihtimali yüksek. Yani seçimlerin sonucu herkesi şaşırtabilir. Vatandaş; sandıkta herkes için bir faturalar hazırlıyor.

Sevgi ve Saygılarımla.