MENÜ
İzmir 34°
Menemen'in Sesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
CUMHURİYETİN SAHİPLERİ
Haluk Güvener
YAZARLAR
24 Aralık 2014 Çarşamba

CUMHURİYETİN SAHİPLERİ

Cumhuriyetimiz kuruluşundan bu yana geçen 91yıllık sürede defalarca parçalanmak istenilmiş, ufak tefek olaylardan çok büyük isyanlara kadar bitmek bilmeyen bir hırsla saldırılar sürüp gitmiştir. Genç cumhuriyetimize yapılan saldırıların en önemlilerinden biri MENEMEN’imizde 23 Aralık 1930 yılında yaşanmış ve adı ile bu üzücü olayın sembolü olan yedek subay Mustafa Fehmi KUBİLAY başı kesilerek şehit edilmiştir.

Derviş Mehmet ve onun gibi bağnaz onlarca kişi Menemen’deki elim olayı gerçekleştirmişlerdir. Bu arada DERVİŞ lakabının bu şahıslarla uzak yakın alakası olmadığını düşünüyorum. Çünkü Dervişlik alçak gönüllülük, mütevazı yaşam, iyilikseverlik, tüm canlılara sevgi ile bağlılık ister. Bu sıfat dünya hırslarından arınmışlık ve yüreğinde Allah korkusu ile O’nun emirlerine koşulsuz uyanlar için verilmiştir. Kendisine Derviş diyen birinin gencecik insanların vahşice öldürülüşünde en büyük payı taşıması neyle izah edilebilir. Bütün bu sebeplerle bu gibi insanlar olsa olsa sahte ve çakma Derviş olabilirler.

Görev yaptığım yıllarda Menemen’deki 212’NCİ PİYADE ALAYININ genç bir subayı olarak  bu elim olayın yıldönümlerinde Kubilay anıtındaki törenlerde görev almış ve yaptığım konuşmalarda Menemen’in ve sevgili Menemenlilerin Cumhuriyete olan sevdalarına vurgu yaparak, şansızlığımızın bu olayı tertipleyenlerin olay yeri olarak güzel ilçemizi seçmeleri olduğunu anlatmıştım. Güzel Menemen’imiz o yıllardan bu günlere Türkiye’mizin gelişmiş, aydınlık yüzü olduğunu her fırsatta ispat etmiştir.

Bir bakın 21. yüzyılın Türkiye’sine 1930’larda Cumhuriyete saldıran Derviş Mehmetlerden bol miktarda görebilirsiniz. Bakmayın şimdikilerin takım elbiseler içerisinde, pahalı kravatlarla bol unvanlarla ve lüks arabalarla dolaştıklarına, her an takım elbiselerini çıkarıp şalvarlarını giyebilir, araçlardan inip develerine binebilirler! Ne de olsa kafalarındaki hayallere ulaşmak için her yolu mubah görüyorlar.                                                                                                                    

Bakın sevgili halkım bu gün yaşamakta olan Derviş Mehmetlerin çok sevdiği yazarlarımızdan Necip Fazıl KISAKÜREK irticayı bizzat kendi kaleme aldığı BİRKAÇ HİKAYE VE BİRKAÇ TAHLİL adlı                            eserinde nasıl tanımlamış. Diyor ki; İrtica yatağımızın başucundaki bir bardak suya katılan zehir gibidir, derin uykulara çekilmemizi bekler ve ayaklarının ucuna basa basa sessizce geliverir.      

Senelerdir Türk halkını derin uykulara sevk edebilmek için yoğun gayretleri görüyorsunuz. Eğitim sistemlerimizle oynayarak, müspet ilimlerden ezberci dogmatik bilgilere çocuklarımızı yönelterek, çeşitli kavram kargaşaları yaratarak bizi uyutuyorlar. Zehirlendiğimizi fark etmeyelim, uyanamayalım diye de o kadar sık gündem değiştiriyorlar ki bizler daldığımız ölüm uykularından maalesef uyanamıyoruz.

Cumhuriyet değerlerine sahip çıkmak uğruna 1930’ların gerici Derviş Mehmetlerinin saldırılarına gencecik bedenlerini siper eden, bizlerin halen çağdaş toplumlarla beraber anılmamıza sebep olan yedek subay KUBİLAY’ı, tereddüt etmeden ona yardıma koşan Bekçi HASAN’ı, Bekçi ŞEVKİ’ yi ve isimsiz DEVRİM ŞEHİTLERİNİ minnetle anıyor hepsine ALLAH’tan rahmet diliyorum.

Saygı ve sevgi ile hoşçakalın

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2025 Menemen'in Sesi