Masamda çiçekler. Nergis zamanı malum. Mis gibi kokusunu içime çekerken, en soğuk zamanlarında mevsimin bu zarif gelişini kutluyorum hanımefendinin. Öyle çiçek deyip geçmeyin, onun da anlattıklarına kulak vermek gerekir. Bence doğada olup biten her şeyin illaki ulaştırdığı bir mesajı vardır. Yeter ki bakıp görelim; işitip anlayalım. Mis gibi kokusunu içime çektiğim bu kış çiçekleri benim için mücadele ruhunu, yaşama sevincini ve her şeye rağmen varolma azmini temsil eder. Kardelenin hikâyesi gibi. Hayatın her döneminde zorlandığımız anlar, yorulduğumuz zamanlar illaki vardır. Zemheri zamanları zorludur ancak kapıda bekleyen baharı unutmayalım. O büyük uyanışıyla doğa der ki: Karamsarlığa kapılma; hayat her zaman yenilenir, umut mutluluk seni yine etkisi altına alır. Sadece kanma yalancı baharlara dökülmesin çiçeklerin. Demem o ki hayatın içinde olsa da zorluklar başarma azmi, var olma; var etme arzusu, yaşama sevinci ile harmanlanınca ödülü de içinde saklıdır. Umut, emek ve niyet de mayasıdır gelecek güzel günlerin. Masamda nergisler, dün, bu gün, yarın tam da ortasındayım zamanın. İçinde bulunduğumuz durumlar, sorumluluklarımız ne kadar zamanımızı alsa da hayatın güzelliklerini, evrenin sonsuz hediyelerini göz ardı etmemeliyiz. Hoş bir koku, şık bir tavır, ufak dokunuşlar. Küçük küçük mutluluklar. Sanırım hayatın gerçek tadı buralarda gizli.